ŞAHİN: “Kim olursa olsun, bizim Başbakanımızdır”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şahin, yeğeni Abdullah ve Elif çiftinin Karabük’te düğün merasimine katıldı.

Salona gelişi sırasında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplayan Şahin, iktidar partisinin genel başkan ve başbakansız kalmaz diyerek, “Başbakanımız 10 Ağustos’ta cumhurbaşkanı seçildi ve 28 Ağustos’ta yemin ederek yeni görevine başlayacak. AK Parti Genel Başkanlığı ve Başbakanlık düşmüş olacak. İktidar partisi genel başkansız ve başbakansızda kalmaz. Şuanda istişare çalışmalar devam ediyor. Önümüzdeki Perşembe günü MKYK toplantımız olacak. İstişare sonuçları Genel Başkanımız, Başkanımız ve Cumhurbaşkanımızın riyasetinde orada değerlendireceğiz. Bir arkadaşımız bu görevi üstlenmiş olacak. O her kim olursa olsun, AK Partililer olarak bizim genel başkanımızdır. Başbakanlığı da üstleneceği içinde Başbakanımızdır. Bizde herhangi bir sorun yok” dedi.

“ÜZERİNE CİDDİYETLE GİTMEK LAZIM”

Alman dış istihbaratının Türkiye’yi dinlediği yönde çıkan haberlerin sorulması üzerine ise Şahin, “Almanya’da münteşir çıkan bir dergi var Der Spiegel dergisinin haberi. Ancak Alman Der Spiegel dergisi Türkiye ile ilgili pek hayırlı rüya görmeyen bir dergidir. Özellikle AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili çok haksız haberler yapmış olan bir dergidir. Onların bu haberini ihtiyatla karşılamak gerekir ancak üzerine ciddiyetle gitmek gerektiği kanaatindeyim. Mutlaka hükümetimiz ve Dışişleri Bakanlığımız bu dergide yer alan iddialar hakkında gerekli araştırma ve incelemelerini yapacaktır. Böyle bir haberi doğruluk ihtimali üzerine gerekli çalışmaların hükümetimizin ve Dışişleri Bakanlığımızın yapması gerekir” ifadesine yer verdi.

Olası bir kabine değişikliği olup olmayacağı yönde bir soruya ise Şahin, “Genel Başkanımız belli olsun, ondan sonraki adımlardır bunlardır. Olur mu olmaz mı bunları daha sonra ki safhada hep birlikte görürüz” cevabını verdi.

“Bizim öteden beri yeni bir anayasa düşüncemiz hep var olmuştur” diyen Şahin, şunları söyledi: “82 Anayasasının yerine bizim yeni bir anayasayı milletimizin önüne koymamız gerektiğini hep vurgulamışızdır. 2 yıla aşkın çalışan uzlaşma komisyonu maalesef yeni bir anayasayı milletin önüne koyamadı. Bu hedefimizden hiç vazgeçmedik. 24. dönemde bunun gerçekleşmeyeceği anlaşılıyor. 2015 seçimlerinde sonra bizim seçim çalışmalarında halkımıza vaat edeceğimiz en önemli hususlardan bir tanesi yeni anayasa olacaktır. Türkiye’nin daha çağdaş, insan hak ve özgürlüklerinin daha ön plana çıkaran ve Türkiye’nin var olan bazı sorunlarını da çözeceğini inandığımız yeni anayasayı mutlaka bir şekilde. Uzlaşmayla da olabilir bazı partilerle de olabilir. Halk bize yeni bir anayasa yapacak kadar güç verirse kendi başımıza da bu anayasayı çıkartmayı planlıyoruz.”

“BU TÜR SÖZLERİ TALİHSİZ OLARAK NİTELENDİRİYORUM”

Yeni Anayasa’nın çımasıyla Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılacağı yönünde çıkan haberlerinde hatırlatılması üzerine Şahin, “Anayasayla hiçbir alakası olmaz. Söylediğiniz hususun anayasa bağlamında değerlendirilmesini hukukçu olarak ön görmüyorum. O ceza yasalarıyla ilgili bir husustur. Yeni bir anayasa ihtiyacını gündeme getirirken, Abdullah Öcalan’ın affı ile birlikte değerlendirirseniz bu anayasa çıkmaz. Milletin kafasını şimdiden karıştırarak tedbir almasını ve tepkili hal almasını sağlayacak bu tür sözleri talihsiz olarak nitelendiriyorum” dedi.

“330 İLE 367 ARASINDA BİR MİLLETVEKİLİNE SAHİP OLURSAK BUNU DEĞERLENDİRİRİZ”

Yeni Anayasa’da izlenecek yolun sorulması üzerine Şahin, “2015 seçimlerinden sonraki parlamentodaki milletvekili sayımızla doğru orantılı bir şeydir. Tek başına anayasayı çıkaracak güce sahip değilsek en azından referandumlu bir şekilde güce sahip olur muyuz. 330 ile 367 arasında bir milletvekiline sahip olursak bunu değerlendiririz” diye kaydetti.

“PARTİMİZE GELSE BİLE BAŞBAKAN OLAMAYACAKTIR”

“Abdullah Gül’ün ön planda tutulup Davutoğlu’nun Genel Başkan ve Başbakan olması halinde partide bir kırgınlık olur mu?” yönündeki soru üzerine Şahin, şunları söyledi: “AK Parti’nin seçilecek olan yeni Genel Başkanı aynı zamanda Başbakan’da olacaktır, olmalıdır. Bizim bu konudaki yaklaşımımız budur. Abdullah bey görev süresi dolduktan sonra partimize gelse bile Başbakan olamayacaktır, milletvekili olmadığı için. Bu tür kırgınlıkların bizim partimizin içinde olması mümkün değildir. Biz daha kurulurken, 14 Ağustos 2001’de bir program ortaya koyduk. Bu program gereği hükümet programlarını gündeme getirdik ve 12 yıldır bunları uygulandı. Türkiye’ye önemli hizmetler yaptık. Önemli olan halka vaat ettiğimiz programların uygulanmasıdır. Kimin Başbakanlığında ve Genel Başkanlığında uygulanmış önemi yok. Önemli olan halk hizmet etmektir. Tüm arkadaşlarımızda millete hizmet için bu parti içinde görev almıştır. Abdullah beyde aynı düşüncelerle partinin kurucularındadır. Şimdi gelirse yine aynı düşüncelerle gelecektir. İlerde kime hangi görev düşer bunu zaman gösterecektir” dedi.

“Buna geçiş süreci diyebilir miyiz?” yönündeki bir soruya ise, ahin “Yok öyle diyemeyiz. Zaman gösterecek” cevabını verdi.