Kıbrıs Sorunu ve Müzakere Süreci

Karabük Üniversitesi Fen Fakültesi Konferans Salonunda Uluslararası İlişkiler Kulübü tarafından düzenlenen “Kıbrıs Sorunu ve Müzakere Süreci” Paneline akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.

Kıbrıs Sorunu ve Müzakere Süreci
Yayınlama: 04.12.2014
Düzenleme: 15.06.2020
1
A+
A-

Karabük Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Umut Kedikli, moderatörlüğünde gerçekleşen panelde konuşmacı olarak katılan İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. İsmail Şahin, Kıbrıs Sorunu ve Müzakere Süreci ile ilgili Kıbrıs yönetimi, Kıbrıs sorununun başlangıcı konularına değinerek: “Türkler tarafından Kıbrıs ile ilgili kitapların 1939 yıllarında basılmaya başlandığını görüyoruz 1978 de Kıbrıs’ta örgütlü Kıbrıs Rum topluluğu varken, diğer tarafta zayıf örgütlü Kıbrıs Türk topluluğu bulunmaktadır. Kıbrıslı Türkler köylerde yaşayan tarımla uğraşan okuma-yazma oranı düşük bir topluluk konumunda iken Kıbrıslı Rumlar kentlerde yaşayan ticaretle uğraşan, sermaye sahibi, okuma-yazma oranı yüksek örgütlenmiş toplumdur. Kıbrıslı Rumlarda vatan kavramı 1821’li yıllarda baş gösterirken Kıbrıslı Türklerde 1955’li yıllarda ortaya çıkmıştır. 1960 yılında Türklerle Rumlar arasında etnik bir devlet kurulmuştur ve 1963 yılında fiilen ortadan kalksa da hukuki anlamda devam etmektedir.1974 Barış Harekâtı ada da oluşturulan eşitsizliğe son verme çabasıdır. Türkler bugünkü müzakere sürecine göre özel kurulu iki devletçiği kabul etmiş görülüyor. Türkiye’nin 1974 yılında yürüttüğü siyaset kusurlu olabilir ancak doğru bir siyasettir. Diğer devletlere coğrafi federatif sistemi kabul ettirmiş bulunmaktadır.” dedi.

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sanem Yamak Ateş Türkiye’deki kamuoyunun Kıbrıs’a bakış açısı konusuna değinerek: “Kıbrıs politikası iç ve dış politikanın iç içe geçtiği bir örnektir. Lozan’dan sonra Türkiye Cumhuriyeti Kıbrıs’ın Türkiye’nin iç meselesi olmadığını İngiltere’nin meselesi olduğunu öngörmüştür. Kamuoyunun etkin hale gelmesi Türkiye’nin de genel modernleşmesiyle siyasal anlamda modernleşmeye gidilmiştir. Türkiye’de kurulan dernekler bu meselenin sadece Türk için değil dünyasal bir mesele olduğunu ortaya koymaya çalışmışlardır.” diyerek bu alanda kurulan dernek ve cemiyetler hakkında bilgiler verdi.

Katılımcıların merak ettikleri soruların cevaplandırılmasıyla Kıbrıs Sorunu ve Müzakere Süreci paneli sona erdi.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.