Karabük Üniversitesi (KBÜ) Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Öğrenci Topluluğu tarafından “2. Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Zirvesi” düzenlendi.
Karabük Üniversitesi (KBÜ) Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Öğrenci Topluluğu tarafından “2. Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Zirvesi” düzenlendi.
Hamit Çepni Konferans Salonu’nda düzenlenen programa Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Kürtül, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Tarık Özmen, davetli konuşmacılar, akademik personel ve öğrenciler katıldı.
“HASTAYA DOKUNMAKTAN KAÇMAMALIYIZ”
Programın açış konuşmasını yapan Karabük Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Tarık Özmen, günümüzde hareketsiz yaşam, dengesiz beslenme, stres nedeniyle birçok hastalığın meydana geldiğini belirterek fizyoterapistlerin kas – iskelet sistemi, nörolojik sistemlerde meydana gelen bu tip hastalıkların tedavisiyle uğraşmakta olduğunu söyledi. Teknolojide gelişmeler olmasına rağmen hastalıkların günden güne arttığını ve fizyoterapi bölümden mezun olan öğrencilere büyük görevler düşmekte olduğunu ifade eden Özmen; “Çok çalışmalı, çok hasta almalı, tecrübe kazanmalı ve hastaya dokunmaktan kaçmamalıyız” dedi.
“FİZYOTERAPİ ÖNEMLİ GÖREVLERİN OLDUĞU ÖNÜ AÇIK BİR DİSİPLİN”
Programda konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Kürtül, 2. Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Zirvesi’nin düzenlenmiş olmasından dolayı memnuniyetini dile getirerek fizyoterapi olayının 21. yüzyılda hareketsiz bir yaşam tarzının benimsendiği bir ortamda önemli görevler üstlenmiş önü açık bir disiplin olduğunu söyledi. Kürtül, öğrencilerin kendilerini ciddi anlamda yetiştirmeleri gerektiğini de sözlerine ekledi.
“BEBEK VE ÇOCUKLARDA BÜTÜNSEL MANUEL TERAPİ YAKLAŞIMLARI”
Gelişim Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Gülşah Kınalı tarafından “Bebek ve Çocuklarda Bütünsel Manuel Terapi Yaklaşımları” konulu sunum gerçekleştirildi. Sunumda Kınalı, Manuel (Elle) terapi, bütünsel tedavi, osteopati bilimi ve pediatrik osteopati hakkında bilgiler verdi. Kınalı, manuel tedavilerin bilinen en eski tedavi yöntemi olduğunu belirterek bütünsel terapi vasıtası ile vücudun bağışıklık sistemini güçlendirdiklerini söyledi. Sunumunda kronik vakalara örnekler veren Kınalı, bebek ve çocuklarda uygulanan osteopati terapisini anlattı. Osteopati’nin hastalıklarda kas-iskelet sisteminin etkinliği üzerinde duran özellikle eklemlerdeki fizyolojik bozuklukların hareket kısıtlılığını düzeltme, fonksiyonel bozuklukları ve ağrıları yok etme amacıyla uygulanan bir tedavi yöntemi olduğunu ifade etti.
Kınalı, osteopati terapisini çocuklarda dikkat eksikliği, davranış bozuklukları, öğrenme güçlükleri, otizm gibi hastalıklarda uygulanabileceğini dile getirdi.
Programda Safranbolu’da yaşayan, 2014 yılında 213 santimetrelik boyuyla “dünyanın 18 yaş altı en uzun boylu genç kızı” olarak Guinness Rekorlar Kitabı’na giren Weaver sendromu hastası Rümeysa Gelgi ile söyleşi de göerçekleştirildi.
“FİZYOTERAPİ OLMASAYDI AYAĞA KALKAMAZDIM”
Sohbet havasında geçen programda Weaver sendromu hastası 20 yaşındaki Rümeysa Gelgi, tedavi süreci hakkında bilgiler verdi. 15 yıldır aktif olarak fizyoterapi gördüğünü belirten Gelgi, fizyoterapiye 5 yaşında başladığını aktardı. Birçok ameliyat geçirdiğini dile getiren Gelgi, walkerle ilk kez 5 yaşında yürümeye başladı. Fizik tedavinin yaşam kriterini artıran tek şey olduğuna vurgu yapan Gelgi “Fizyoterapi olmasaydı ayağa kalkamazdım. Fizyoterapistler benim hayatımı güzelleştiren insanlardır.” dedi.
Kitap okumayı ve bilgisayarda vakit geçirmeyi çok sevdiğini vurgulan Gelgi, üniversite sınavlarına hazırlandığını da belirtti. Gelgi, en büyük hayalinin istediği bölümde iyi bir eğitim almak ve başka birine bağımlı kalmadan istediği yerleri gezebilmek olduğunu söyledi.
ZİRVE SUNUMLAR İLE DEVAM ETTİ