Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, “iş sağlığı ve güvenliği” konularında açıklamalarda bulundu, yapılması gerekenleri anlattı.
Son yıllarda iş sağlığı ve güvenliği konusunda önemli adımlar atıldığını fakat bu konuda halen sıkıntılar olduğunu söyleyen Değirmenci, iş kazalarının can yakan, evlere ateş düşüren, çocukları babasız bırakan, moral bozan, motivasyonu aşağılara çeken bir konu olarak baş köşedeki yerini koruduğunu belirtti. Rızkının peşinde koşan, ailesine ekmek götürme derdiyle ömrünü harcayan emekçilerin artık kazalarda ölmesini istemediklerini ifade eden Değirmenci, “Bunun için acilen caydırıcı cezalar devreye sokulmalı, denetimler artırılmalı, tüm taraflarca iş güvenliğine ilişkin verilen eğitimlerin sayısı ve niteliği artırılmalıdır” dedi.
Amasra’daki maden kazasının yürekleri dağladığını aktaran Değirmenci, “Hayatını kaybeden 41 madenci kardeşimize yüce Allah’tan rahmet, sevenlerine ve ailelerine başsağlığı, yaralı kardeşlerimize de acil şifalar diliyorum” ifadelerini kullandı. Birçok çalışma sahasında her yıl emekçilerin ihmaller, eğitimsizlik, iş sağlığı ve güvenliğine gereken önemin verilmemesi gibi birçok nedenle hayatını kaybettiğine veya sakat kaldığını söyleyen Değirmenci, “Teknolojinin bu kadar geliştiği, imkanların bu kadar geniş olduğu bir dönemde acilen bir zihniyet dönüşümüne ihtiyacımız var. İnsanı merkeze almayan, sadece üretime odaklanmış bir anlayış derhal terk edilmelidir. ‘Hiçbir kazanç insan hayatından daha değerli olamaz’ bakış açısı benimsenmeli, benimsetilmelidir. Ancak bu şekilde iş kazalarını çalışma hayatının alın yazısı olmaktan çıkarabiliriz” ifadelerini kullandı.
İş sağlığı ve güvenliği konusunun birçok ayağının bulunduğunu ifade eden Değirmenci, “Öncelikle işverenler iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin yasaların, mevzuatın ve toplu iş sözleşmelerimizin öngördüğü tüm kuralları hayata geçirmeli, çalışanlara güvenli bir çalışma ortamı oluşturmalıdır. Ardından çalışanlar da iş yerinde hayatını ve sağlığını tehlikeye atacak ihmallere rağmen çalışmamalı, gerekirse işveren vekillerini veya amirlerini uyarmalı, uygun çalışma koşullarının sağlanmasını istemeli, kendisi de iş sağlığı ve güvenliği kurallarına eş ve çocukları, sevenleri için uymalıdır. Sendikalar da iş sağlığı ve güvenliği konusunun ciddi takipçisi olmalı, hiçbir çalışanın canına zarar gelmemesi için konunun üzerinde hassasiyetle durmalıdır” dedi. Sıkı denetimlerle çalışma hayatında başıboşluğa izin verilmemesi ve caydırıcı cezalar uygulanmasını isteyen Yunus Değirmenci, işverenleri ve çalışanları iş güvenliğine karşı bilinçlenmeye teşvik edici uygulamaların devreye sokulması gerektiğini kaydetti.
Amasra’daki maden kazasının son olmasını dileyen Değirmenci, “Korkulu rüyamız iş kazalarının artık son bulmasını istiyoruz. Bizler de iş yerlerindeki lokal bazlı eğitimlerin artırılması ve tüm üyelerimizin bilinçli bir şekilde çalışma hayatının içerisinde yer alabilmesi için çalışmalarımızı artırarak devam ettireceğiz” dedi.