KESK Dönem sözcüsü ve Büro-Sen Karabük İl Temsilcisi Yüksel Arslan, KOBANE’de yaşanan olaylar ve Türkiye’ye yansımaları, AKP’nin uyguladığı yanlış politikaların bu sonucu olduğuna vurgu yaptı.
KESK Dönem sözcüsü ve Büro-Sen Karabük İl Temsilcisi Yüksel Arslan, dün yaptığı basın açıklaması ile KOBANE’de yaşanan olaylar ile Türkiye’ye yansımalarına değinirken, AKP’nin uyguladığı yanlış politikaların bu sonucu doğurduğuna vurgu yaptı.
Arslan şu açıklamayı yaptı; “Uluslararası emperyalist güçlerin Ortadoğu’ya ilişkin planlarının maşası olarak devreye soktukları IŞİD başta Irak ve Suriye olmak üzere girdiği topraklara ölüm saçmaya devam ediyor. Bugün IŞİD denilen çete Kürt, Türkmen, Ezidi, Arap, Alevi, binlerce insanı katlediyor, yaşam alanlarından koparıyor, insana yakışır bir yaşam hakkını ellerinden alıyor.
Emperyalizmin hegemonya savaşının parçası olarak gelişen “Yeni Ortadoğu’yu” dizayn etme sürecinde öne çıkan Irak ve Suriye’de bugün iç savaş, emperyalist güdümlü çete IŞİD tarafından kanlı bir katliama dönüşmüştür.
Kobane bugün ateş altındadır. IŞİD çeteleri günlerdir ağır silahlarla saldırdığı, mahallerine kadar girdiği Kobane’de yeni bir soykırıma imza atmaya hazırlanmaktadır. Bugün Kobane’de yaşayan bütün halklar ve tüm insanlık yaşam ve onur mücadelesiyle karşı karşıyadır.
Kendi ilkel anlayışı dışında kalan herkesi acımasızca katleden IŞİD, insanlığın ortak değerlerine, yaşam hakkına, kadının özgürleşmesine, çoğulcu yaşam hakkına kendi geleceğini belirleme iradesine saldırmaktadır. Kobane halkı bu katliamlara ve bu barbar çeteye tam 23 gündür direnerek, sürdürdüğü bu insanlık direnişine tüm insanlığı çağırmaktadır.
Türkiye emekçileri, demokrasi güçleri ve halkları bu çağrıya kulak vermiş, tüm illerde insanlık direnişini büyütmek için sokağa çıkmıştır. Kendinden olmayana, iktidarına biat etmeyene her türlü baskı ve şiddeti reva gören AKP’nin ‘ileri demokrasi’ anlayışı; savaşa, ölüm saçan çetelere ve işbirlikçilerine karşı sokağa çıkan halka yönelik devlet şiddetine dönüşmüştür. Bir gün içinde 23 yurttaşımız devletin militarist güçleri ve devreye soktuğu paramiliter güçlerin saldırıları sonucu yaşamını kaybetmiş, yüzlercesi yaralanmıştır.
Bir kez daha görülmüştür ki, IŞİD sadece dışsal tehdit değildir. AKP’nin içeride toplumsal muhalefeti sindirmek, korkutmak, baskı altına almak için kullandığı mezhepçi faşist zihniyetin bir aracı ve yansımasıdır. Halkların eşit ve özgür temelde ve barış içinde yaşama taleplerini, polis ve silahlı çetelerin saldırısı ile bastırmaya çalışan, yıllar sonra askeri sokağa taşıyan, bayrak yakma-Atatürk büstü kırma vb provokasyonlardan medet uman, sokağa çıkma yasağını ilan etmekten çekinmeyen AKP’nin tekçi, otoriter, faşizan politikalarının bir ürünüdür. IŞİD, AKP faşizminin kendisidir.
Her geçen gün geriye dönülemez tahribatlar oluşturan, halkları birbirine düşman eden AKP’nin savaş politikalarının, emekçilere, insanlığa ve halklarımıza hiçbir yararı yoktur.
Emekçiler, savaş politikalarından yana olamaz, Kobane’de ölüm-kalım mücadelesi verenlerin katliamına sessiz kalamaz. Çünkü bugün sadece Kobane değil eşit, özgür, demokratik bir ülkede barış ve kardeşlik içinde yaşamak isteyen herkes abluka altındadır.
Her gün kardeşi, akrabası, komşusu boğazlanan Kürt ve Türk halkının beklediği demokratik çözüm süreci, savaş politikalarıyla yok edilmekte, her yer yangın yerine çevrilmekte, halkları, AKP politikalarına biat etmeye zorlamak için savaş kışkırtılmaktadır.
Demokratik çözüm sürecinin sona erdirilmesi, iç savaş riskinin adım adım büyütülmesi, yeni Roboskiler, Sivaslar yaşanmasına neden olacaktır. Bu savaş kışkırtıcılığı karşısında AKP’nin savaş politikalarına dur demek emekçiler için tarihi bir görevdir. Emekçiler bu ülkenin kadim halklarının çocukları olarak bu topraklarda kardeşliğin ülkesini kurmak için eşit-özgür bir şekilde yaşamanın kavgasını vermelidir. Aksi halde kazanan gericilik ve faşizm, kaybeden ise insanlık olacaktır.
Bu tarihi dönemde KESK (Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu) olarak;
“Savaş Tezkeresi Kaldırılsın! Gerici IŞİD çetelerine değil, Kobane’de ilerici insanlığa her tür insani destek verilsin! Yeni Roboskiler, Şengaller, Sivaslar yaşanmasın!” talepleri ve “İNSANLIĞA SES VERİYORUZ! SAVAŞI DURDURALIM” şiarı ile HAYKIRIYORUZ. AKP içerde ve dışarıda savaş kışkırtıcı politikalarına son vermelidir. Devlet militarist güçleri ve devreye soktuğu paramiliter güçlerle demokratik haklarını kullanan kendi insanlarını öldürmekten vazgeçmelidir!
“Bir savaşta sadece insanlar ölmez, insanlık da ölür. Sessizlik saf tutmaktır, bizim safımız insanlıktır” ilkesinden hareketle, tüm emek ve meslek örgütlerini, demokrasi güçlerini, emekçileri ve tüm yurttaşlarımızı özgür, demokratik ve barış içinde bir geleceği bugünden kurmak adına mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz”